Rahatlıkla söyleyebilirim ki, futbol, biz Türkler için, vazgeçilmez bir spordur. Hatta bazılarımız için sporluktan çıkmış bir hayat felsefesi haline gelmiştir. Futbol maçlarının yayınlandığı geceler, adeta hayat durur. Kimse birbirine o saatlerde randevu vermez, veremez ve vermek de istemez. Hal böyle olunca, ülkemizde en çok sevilen oyunların, futbol oyunları olması da şaşırtıcı değildir. Şu söylediklerimden, ülkemizdeki futbol çılgınlığının güzel bir şey olduğunu savunduğumu çıkartmayalım lütfen. Bir başka deyişle, benimde böyle bir futbol tutkunu olduğumu da söyleyemezsiniz. Fakat gerçekler gerçektir ve Türkiye’deki eğlence sektörü, futbolun içerisindeki adrenaline adeta aşıktır.

Futbol oyunlarında, eğer başarıyı yakalarsanız, diğer spor oyunlarına önemli ölçüde fark atabilirsiniz. Futbol harici spor oyunlarını küçük görmek için söylemiyorum ama, futbol oyunları son birkaç yılda gerçekten oldukça gelişti ve kalitesini oldukça artırdır. Winning Eleven serileri, bunu en iyi şekilde başarabilen oyunlardan birtanesidir. Hatta birçok oyun severe göre, EA Sports’un yıllardır süregelen Fifa serilerinden bile çok daha kaliteli bir oyun olabilmeyi, kısa zamanda başaran bir oyundur Winning Eleven.



GENEL ÖZELLİKLERİ

Daha önce hiçbir Winning Eleven oyunu oynamamış birisi için ( yada hayatında hiç futbol oyunu oynamayan bir oyuncu için dersem daha doğru olacak galiba ) yeşil sahayla ilk buluşması pek de zevk veren bir şey olmayacak. Çünkü oyunun ilk izlenimi en iyi tarafı değil kesinlikle. ( aslına bakarsanız, bana göre oyunun en kötü tarafı bu ) Daha önceden Winning Eleven oyunlarına aşikar olan oyuncular, zaten oyunun eşsiz bir oynanışa sahip olduğunu bilirler. Oyunu hiç görmemiş olan arkadaşlar, biraz sabır ve biraz beceri ile oyundan alacakları hazzı had safhaya çıkartabileceklerini hiç kuşkusuz söyleyebilirim. ( sanırım bunu okuduktan sonra, birkaç dakika oynayınca bu nasıl oyun diye oyunu fırlatıp atmaz ve oyundan alabileceğiniz keyfi doya doya yaşarsınız )



Oyunun ana menüsünde ilk dikkat edilecek husus, oyun modlarının ve oyundaki takımların çeşitliliği. Winning Eleven 9, Match, Master League, League, Cup, Training modlarının yanında, Xbox Live modunu da bulunduruyor. Oyunumuzun tüm özelliklerini ince detaylarına kadar görebileceğimiz mod, Master League modu. Bu modda, oyunda lisanslı olarak bulunan tam 138 avrupa takımı arasından kendinize bir takım seçiyorsunuz ve lige başlıyorsunuz. Master League modunun en çok hoşuma giden yanlarından birisi de, sadece seçtiğiniz ligin maçlarını yapmıyorsunuz. Aynı zamanda çeşitli menajerlik olayları ile de ilgileniyorsunuz. Diğer menajerlik oyunları ile kıyaslandığında çok sığ bir özellik olsa da, yinede keyifli olmuş. Takımdaki oyuncularla takımda kalmaları için görüşmeler yapabiliyor, başka takımlardan oyuncu transferi yapabiliyor, yada takımınıza çeşitli antrenmanlar yaptırtabiliyorsunuz.

League modunda, oyunumuzda bulunan altı ileri düzey ligde çarpışabiliyorsunuz. Yada “the International league” seçeneği ile, milletler arası turnuvalara katılıyorsunuz. Bu seçeneği seçtiğiniz de, isterseniz milli takımlardan birisini seçersiniz, isterseniz de, normal bir takım seçerek oyuna devam edersiniz. Bu opsiyon tamamen sizin elinizde. Cup modunda, 32 ülkeden en güçlü takımların yer aldığı olağan dışı bir kupaya katılıyorsunuz. Konami Cup… evet oyunda dünya kupası diye bir şey yok. Yine de milli takımlar ile oynayabildiğiniz modlar dahil edilmiş oyuna.



Winning Eleven 9’un bir diğer özelliği ise, XBOX Live ile online olarak oynanabilmesine olanak sağlaması. Bu özellik, serinin daha önceki oyunlarında yoktu. Bu anlamda birçok oyuncu için, Winning Eleven’a yeniden dönmek için güzel bir sebep. Oyunun online özelliğini deneyebilmek için birkaç bağlantı kopukluğundan sonra, oyuna girebildim. Kesinlikle hiç lag yoktu oyunda. Mükemmel bir bağlantıya sahip olmasanız bile, oyunu çok rahat bir şekilde oynayabiliyorsunuz. Quick Match, OptiMatch, ve Create Match seçenekleri ile online oyun seçenekleriniz. Haliyle online lig seçeneği konulmamış oyuna. Ama böyle bir seçenek eklenirse eğer bir gün, harika bir haber olur ve oyunun çılgın fanlarından büyük rağbet görür. Demedi demeyin

OYNANILIŞ

Winning Eleven serilerinin sonuncusu olan WE9’u oynamadan önce, daha önceki oyunları oynayabilme şansına sahip olanlar, yeni oyuna oldukça alışkın olacaklar. Daha önceki oyunlardan çok fazla farkı yok oyunun. Yine de oyuna yabancı kullanıcılar için biraz anlatmam gerekirse, ilk öncelikle söylemeliyim ki, oyuncuların ekranınızdaki akıcılığına dikkat etmelisiniz. Tüm animasyonlar gerçekleri ile birebir dizayn edilmişler. Oyundaki futbolcuların koşuşlarından tutun da, topa vuruşlarına, topu istop edişlerinden tutun da, top çalmakiçin yaptıkları hamlelere kadar her animasyon o kadar detaylı bir şekilde düşünülmüş ve modellenmiş ki, gerçekten orada bir insanın olduğunu düşündürüyor sizlere. Bu yönüyle Winning Eleven 9 için, çok çok iyi bir arcade oyunundan öte, müthiş bir futbol simülasyonu demek daha doğru olur zannedersem.



KONTROLLER

Oyunun kontrol sistemi çok karışık olmasa da, oyunu ilk açtığınız zaman, oyunun options kısmından controls bölümüne bakmanızı tavsiye ederim. Birkaç maçtan sonra zaten kontrollere ister istemez alışıyorsunuz fakat özel hareketleri yapabilmek için biraz daha el alışkanlığını kazandırmanız gerekmekte. Oyuncuların yeteneklerini arttırmak, kontrollere alıştırmak ve insanları hızlandırmak adına, Winning Eleven 9’da bazı tutorial bölümleri de mevcut. ( en temel defans stratejileri, depar manevraları.. vs her şey burada öğretiliyor ) Tutorialler, çok uygun bir video ile, oyuncunun kontrolüne geçmeden önce neyi nasıl yapacağını size anlatıyor. Kendim oyunu XBOX versiyonunu oynadığım için, onun kontrollerine kısaca bakalım istedim.

Hücum Kontrolleri

Sol thumbstick – Hareket, Depar
Sağ thumbstick – Pas verme ( hedef alarak klik yapıyorsunuz )
Yön tuşları – Hareket, Depar
Sol trigger – Oyuncu değiştirme
Sağ trigger – Hızlı koşma
A tuşu – Kısa pas
B tuşu – Uzun pas
X tuşu – şut
Y tuşu – Koşu yoluna pas
Siyah tuş – özel hareketler
Beyaz tuş – strateji değiştirme


Savunma Kontrolleri

Sol thumbstick – Hareket
Yön tuşları – Hareket
Sol trigger – Oyuncu değiştirme
Sağ trigger – Hızlı koşma
A tuşu – Baskı ( Basılı tutmalısınız )
B tuşu – Kayma
X tuşu – Baskı ( Basılı tutmalısınız )
Y tuşu – kaleci
Siyah tuş – özel hareketler
Beyaz tuş – strateji değiştirme

GRAFİKLER

Oyunun görselliği açısından, hiç kimse zayıf bir oyun şeklinde bahsedemez herhalde. Özellikle büyük takımların ve dünya çapında tanınmış yıldız oyuncuların doku kaplamaları gerçekten taktire değer. Diğer karakter modellemeleri, bir futbol oyunu için fena sayılmaz diyebilirim. Gerçi oyuncular canlılıklarını kaybederek, birer plastik gibi duruyor olsa da, yinede göze batmıyor. İzleyiciler, çok çok iyi olmamakla birlikte, fena sayılmazlar. Özellikle kamera yakınlaştığı zamanlarda detaylandırmaları gayet rahat ve net bir şekilde görebiliyorsunuz. Görsel açıdan müthiş yeniliklere sahip olmasa da, yinede gözü doyurucu, ve yeterli grafikleri ile ortalamanın üstü bir oyun.



SESLER

Seslere gelecek olursak, oyuna başlamadan önce müzikleri hemen kapatmanızı tavsiye ederim. Çok gereksiz kullanılmış olan, ve bir futbol oyununa hiç yakışmamış tekno funk türü müzikler kullanılmış oyunda. Bunu söyleyebileceğimi hiç üşünmezdim ama EA ‘nın o harika müzikleri gerçekten özledim. Serinin bu yılki oyununda, taraftar sesleri de daha iyi bir hal almış. Oyunun akışına göre değişen ve atmosferi bir anda canlandıran gürültüler oyunu daha da zevkli kılıyor. Demek istediğim, oyuncunuz gol pozisyonuna girdiği zaman stattaki galeyan bir anda sizi heyecanlandırıveriyor. Yada çok rahat golle buluşabileceğiniz bir pozisyonda dışarı atarsanız, yuhalamalar o denli etkili oluyor ki, sizin bile moraliniz bozulabiliyor zaman zaman.



SON SÖZ

Winning Eleven 9’u sevebilmeniz için gerçekten o kadar çok sebep var ki… Oyunu oynamakta birazcık sabrederek oyuna alıştığınız ve oyun müziklerini kapattığınız zaman gerçekten oyunun müptelası olmamanız için hiçbir sebep kalmıyor. Cansız grafiklerine rağmen bana göre yılın en iyi spor oyunlarından bir tanesi. Hatta, en iyisi dersem, diğerlerine haksızlık etmiş olmam galiba. ( umarım şu anda aklıma gelmeyen ve bu yıl çıkmış başka spor oyunu yoktur )


Bol oyunlu günler dilerim…