Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan konuyla ilgili yaptığı açıklamada, topu Türkiye'nin sahasına bıraktı.

Ermenistan, Türkiye ile ilişkilerin normalleşmesini öngören protokollerin onay sürecini durdurduğunu açıkladı. Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan konuyla ilgili yaptığı açıklamada, topu Türkiye'nin sahasına bıraktı.
ERMENİSTAN PROTOKOLLERİNDE ŞOK GELİŞME
Karara ilk tepkiyi veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise normalleşme konusunda Ankara'nın kararlılığını dile getirmişti.
Sarkisyan, "Protokollerin onay sürecini donduruyoruz, süreci terk etmiyoruz" açıklamasını yaptı. Sarkisyan süreci bırakmadıklarını amaçlarının ilişkileri tamir etmek olduğunu belirtti.
Bugün erken saatlerde Ermenistan'da parlamentoda çoğunluğu elinde tutan koalisyon hükümetinin üç partisi yaptıkları ortak açıklama ile "Türkiye'nin makul bir zaman içinde" protokolleri onaylamamasını gerekçe göstererek bu kararı aldığını bildirdi.
Açıklamada, "Türkiye’nin protokolleri makul bir zaman içinde onaylamayı reddetmesi, Ermenistan Parlamentosu'nun ileriye dönük herhangi bir ileri adım atmasını da anlamsız hale getirdiğinden, ülkenin iktidardaki çoğunluğu sürecin sona erdirilmesini ve Türk tarafı sürece devam etmeye hazır olana kadar konunun Ermenistan Cumhuriyeti Parlamentosu’nun dört günlük oturumunun gündeminden çıkarılmasını uygun görmüştür" denildi.
Ermenistan ile Türkiye arasında diplomatik ilişkilerin kurulması ve ilişkilerin normalleşmesini öngören iki protokol Ekim ayında Zürih'te imzalanmıştı.
Protokollerin yürürlüğe girmesi için iki ülke parlamentoları tarafında da onaylanması gerekiyor. Türkiye, protokolleri Meclis'e sevk etti. Ermenistan ise önce Anayasa Mahkemesi'ne sonra da geçtiğimiz aylarda parlamentoya getirdi.
News.am haber sitesinin bildirdiğine göre, Ermenistan koalisyon hükümetinin açıklamasının tam metni şöyle:
"İki yılı aşkın bir süredir Ermenistan Cumhurbaşkanı ve iktidar partileri Türkiye ile ilişkilerin kurulması için kararlı bir biçimde ön koşulsuz adımlar atmıştır. ABD, Rusya, Fransa ve İsviçre sürece büyük katkıda bulunmuştur. Birçok devlet, ikili ilişkiler kurulması yönündeki girişimleri, bölgede istikrarın sağlanması ve var olan sorunların diyalog yoluyla medeni bir şekilde çözülmesi için benzersiz bir şans olduğu gerekçesiyle memnuniyetle karşılamıştır.
Ancak Ermenistan’ın kararlı adımları ve uluslararası kamuoyunun umutları, sürekli olarak Türkiye’nin tutarsız ve kaçamak tutumu ve ön koşul koyma politikasıyla karşılaşmıştır. Bu politika, 10 Ekim 2009’da Zürih’te imzalanan Ermeni-Türk protokollerinin, makul bir zaman içinde onaylanması çabalarını açmaza sokmuştur.
Ermenistan’daki siyasi çoğunluk, Türk tarafının tavrının, özellikle de Başbakan Recep Erdoğan’ın son dönemde Dağlık Karabağ barış sürecini protokollerin onaylanmasına bir koşul olarak ortaya koyan açıklamalarının kabul edilemez olduğunu düşünmektedir.
Türkiye’nin protokolleri makul bir zaman içinde onaylamayı reddetmesi, Ermenistan Parlamentosu'nun ileriye dönük herhangi bir ileri adım atmasını da anlamsız hale getirdiğinden, ülkenin iktidardaki çoğunluğu sürecin sona erdirilmesini ve Türk tarafı sürece devam etmeye hazır olana kadar konunun Ermenistan Cumhuriyeti Parlamentosu’nun dört günlük oturumunun gündeminden çıkarılmasını uygun görmüştür."
SARKİSYAN İMZAYI ÇEKMEDİ
Ermenistan, bir süredir Türkiye ile ilişkiler konusunda bir karar aldığını ve bunu zamanı geldiğinde açıklayacağını söylüyordu. Ermeni yetkililer de imzanın çekilebileceğini öne sürüyordu.
Sarkisyan dün Milli Güvenlik Kurulu'nu toplamış ve koalisyondaki partilerin liderleriyle bir araya gelmişti.
İktidarın kararıyla onay süreci durdurulan protokollerden Ermenistan'ın imzasını çekip çekmeyeceği kararı Sarkisyan'a ait. Ancak bugünkü açıklamasıyla Sarkisyan, Türkiye'ye bir çeşit "uyarı" vererek, imza çekmesi durumunda ülkesinin alacağı uluslararası tepkinin de önüne geçmeyi amaçladı.
ERDOĞAN'DAN İLK TEPKİ
Ermenistan hükümetinin aldığı kararla ilgili konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Erivan’ın protokol süreciyle ilgili olarak alacağı kararlar konusunda yetkili makamn Ermenistan parlamentosu olduğunu söyledi.
"Hükümetin yaptığı bu açıklamayı bir kenara not etmiş olduk. Onay sürecini nasıl yönetecekleri kendilerinin takdiridir. 'Niye şöyle söylemiyorsunuz' diyecek halimiz yok" diyen Erdoğan,
"Uluslararası hukukta ahde vefa ilkesi çerçevesinde çalışmaya devam edeceğiz. Onay süreciyle ilgili bizim tutumumuz bellidir. Bu açıklamaların siyasi liderleri hele hele ABD Başkanı’nı etkileyebilecek güce sahip olduğunu sanmıyorum" dedi.
Alınan kararla ilgili konuşan Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Burak Özügergin ise, "Bize ulaşan herhangi bir bilgi yok. Eğer haberler doğruysa biz de gerekli değerlendirmeyi yaparız" diye konuştu.
Özügergin, "Bu çağrının nasıl okunması gerektiğinin, ne anlam taşıdığının, içeriğinin analizini yapıyoruz. Atılabilecek adımların neler olabileceğini değerlendiriyoruz" dedi.
NTV'nin haberine göre, Özügergin ayrıca, Türkiye'nin şu an itibarıyla protokollere ilşkin tavrında bir değişiklik olmadığını vurguladı.
Anadolu Ajansı, Estonya'da bulunan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı arayarak konuyla ilgili bilgi verdiğini bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu'nun da Başbakanlık'ta olduğu belirtildi.
NTV'ye konuşan TBMM Dışişleri Komisyonu Başkanı Murat Mercan ise Türkiye'nin acele karar vermemesi ve sağduyulu davranması gerektiğini söyledi.
ABD: DESTEK VERMEYE DEVAM EDECEĞİZ
Ermenistan'daki koalisyon partilerinin protokolleri askıya alma kararı ile ilgili olarak bir açıklama yapan ABD Büyükelçiliği, Türk-Ermeni normalleşme sürecini desteklemeye devam edeceklerini ifade etti.
ABD Büyükelçiliği Sözcüsü Deborah Guido, ANKA haber ajansına yaptığı açıklamada, protokoller sürecinin, Türkiye ve Ermenistan’ın üzerinde çalıştığı bir konu olduğunu belirterek “Bu aşamada bir yorum yapmayacağız” dedi. Buna karşın Guido, “Biz Türkiye ile Ermenistan arasındaki normalleşme sürecini destekliyoruz ve desteklemeye devam edeceğiz” dedi.
ANKA'nın bildirdiğine göre, diplomatik kaynaklar, ABD’nin, Ermenistan’ın kararına ilişkin bir açıklama yapmadan önce Ankara’dan gelecek tepkileri görmek istediğini düşünüyor.