Galatasaray Başkanı Adnan Polat, yaptığı konuşmada "Babam Beşiktaşlıydı. Beni de Metin Oktay Galatasaraylı yaptı" dedi.
Yaklaşık 250 kadar sarı kırmızılı kulüp üyesinin katıldığı toplantıda başkan Adnan Polat konuşmasına başlarken kendisinin Metin Oktay Galatasaraylısı olduğunu söyledi. Polat 2,5 saat süren konuşmasının büyük bir bölümünü mali konulara ayırırken, toplantıyı izleyen üyeler sık sık alkışlarla sarı kırmızılı kulübün başkanının sözlerini kestiler.
Babasının Beşiktaşlı olduğunu söyleyen Adnan Polat, Metin Oktay'ın kendisini Galatasaraylı yaptığını şöyle anlattı: "Mecidiyeköyspor'da top oynamaya başladım. Metin Oktay antrenmanlarımıza gelirdi ve bize topa nasıl vuracağımızı öğretti. O'nun sayesinde Galatasaray'a olan sevgim perçinlendi. Sonra aile dostu olduk. İlk seyrettiğim G.Saray maçı rahmetli Metin Oktay'ın rahmetli Yılmaz ağabeyi yumrukladığı F.Bahçe maçı idi.
1992 yılında Alp Yalman'ın isteği üzerine G.Saray'da yöneticiliğe ilk adımı attım. İlk görevim gayrı menkullerin geliştirilmesi idi. Ancak Alp Yalman başkanım benim futbolla ilgilenmemi istedi. O dönemde kimse Florya'ya gelmek istemiyordu. Çünkü ödeme güçlüğü vardı. O dönemde takımın yeniden yapılanması gerekiyordu ve bunu yaptık. 2 sezon üst üste şampiyon olduk. Sonra yönetim içindeki uyumsuzluk sonrası başarısız bir yıl yaşandı.
1996 yılı seçimden 6 ay önce görevi bırakacağımı açıklamıştım. 1996 yılından 2006 yılına kadar yöneticilik yaapmadım ve bu sürede hiçbir G.Saray Başkanı ve yöneticisi hakkında konuşmadım. 2006 yılında Özhan başkanım beraber çalışmayı teklif etti. Galatasaray'da görevden kaçmak olmazdı ve yeniden göreve geldim. Seçimdem iki gün sonra kulüp binasına gittim. Özhan Canaydın Başkanım, başı iki elinin arasında düşünüyor. Semih Haznedaroğlu ile 2. başkanlık için konuşmuştum şimdi ne yapacağız diye. Telefonu aldım Semih Haznedaroğlu'nu aradım. Semih Ağabey, sen bendan yaşça büyüksün. Senin ikinci başkanlığında seve seve çalışırım dedim. Semih Ağabey telefonun karşısında ağlamaya başladı. 2006'da tekrar çalışmaya başladık.
2000 yılında borç alacak farkı 35 milyon Dolar'dı. 31.12.2009 tarihinde ise borç-alacak farkı 133 milyon Dolar, futbolcu sözleşmeleri ve dağıtılmayan temettüdür. 2008'deki şampiyonluğun son 6 haftasını Adnan Sezgin yönetti. Şirketlerin birleşmesi 10 şampiyonluğa bedeldir. O dönemde AIG konusunda Faruk Süren başkan iyi niyetli kararlar aldı. ama olaylar beklendiği gibi gelişmedi. Futbol AŞ ve Sportif AŞ modeli dünyada sadece bizde var. Sonra aynısını Fenerbahçe yaptı. Bunu bir Fenerbahçeliye sordum, neden siz de aynı hatayı yaptınız diye, bana şu cevabı verdi: 'Galatasaray blu işi iyice araştırıp yaptı, nasıl olsa doğru yapmıştır diye düşündük.' Biz de aynısını yaptık.
Sonra Trabzonspor da Galatasaray ve Fenerbahçe'ye bakarak aynısını yaptı. Tek doğru şirket yapılanması Beşiktaş'ta. o dönem Beşiktaş'ta bu işi çok iyi bilen bir yönetici vardı ve doğru şirket yapılanması gerçekleştirildi. Şimdiki şirket yapısında 100 lira gelir elde etsek, 37'si dışarıda. Bu iki şirketin muhakkak bir araya gelmesi gerek. Gelecek yıl 80 milyon Dolar gelir elde edeceğiz. Bunun yüzde 37'si 30 milyon Dolar. Şirket anlaşması 20 yılı kapsıyor. Böyle sürse 20 senede 600 milyon Dolar'ı dışarı bırakacağız. Şu anda da taze bir haber geldi, kredi Galatasaray'ın hesabına geçti. SPK da hisselerin fiyatını 155 TL olarak belirledi. Önümüzdeki haftadan itibarenhisse alımlarına başlayacağız ve şirketlerin birleşmesini gerçekleştireceğiz. Bu Galatasaray'ın kanseriydi, bundan kurtulmamız gerek. 2 yılda hesapları şeffaflaştırdık. Bağımsız Denetleme Kurulu'na hesaplarımızı denetlettik.
Tribün ve kulüp arasındaki gerginliği bitirdik. Bazı çevreler kasıtlı olarak liseli-lisesiz tartışmasını hortlatmaya çalışıyor. Ancak hepimizin birlikteliğiyle Galatasaray çok büyük olacak. Bu konuda yeni bir çalışma başlattık. Yeni kulüp üyelerimize Galatasaray lisesinde Tevfik Fikret Salonu'nda eski başkanlarımızın ve duayenlerimizin katıldığı bir törenle beratlarını verdik.Lisede Galatasaray etiğini daha iyi öğrenmelerini sağlamayı hedefledik. Şu anda şirket için alınan kredi ile birlikte toplam borcumuz 150 milyon Dolar. Bunu 7 yılda rahatlıkla ödeyeceğiz. Şu anda imza altına alınmış 160 milyon Dolarlık sponsorluk anlaşmalarımız var.
GSmobile 6 aydı 140 bine geldi. Fenerbahçe iki senede 35 bin taraftar kartı sattı. Biz iki ayda 70 bin kredi kartına ulaştık. Türkiye nüfusunun yüzde 8'ini engelli vatandaşlarımız oluşturuyor. engelli basketbol takımımız Avrupa ve kıtalararası şampiyonu oldu. Biz Galatasaray olarak toplumun sosyal sorumluluklarını da üstlenmeliyiz.
Tekerlekli basketbol takımının başarıları ile gurur duyuyoruz. Türkiye7nin en pahalı arazisinde antrenman yapıyoruz. 5 yıllık bir süreçte Florya Metin Oktay Tesisleri'ni Büyükçekmece'deki araziye taşımamız gerek. Büyükçekmece Belediyesi'nden aldığımız 105 dönüm araziye 400 dönüme çıkarmak üzereyiz. 3 sene önce futbol takımımızın değeri altyapıdaki takımlarımızla birlikte 64 milyon Dolardı, şimdi ise sadece futbol takımımız 134 milyon Euro. Premier Lig'den 8 ayrı kulüp, futbolcularımızı izlemek için geldiler ve bizden bilet istediler.
Arda'yı kaptan yaptığım için pişman değilim, çok da mutluyum. Sözleşmeyi hazırladık. Ücretini ve süresini al sen belirle dedik. Siz varken ben buraya ücret yazmam, siz ne derseniz o olur dedi. İşte Arda böyle büyük bir Galatasaraylı. Bize Avrupa'da kupa kazanmadan Galatasaray'dan ayrılmam sözünü verdi. İnşallah bu sözünü de gerçekleştirecek."